DİL
Dil insanlar arasında bir iletişim aracıdır.
Dil canlı bir varlıktır.
Dilin en basit ve en yalın tanımları bunlardır. İnsanların düşüncelerinde, bilimlerinde, dinlerinde ve yapmış oldukları tüm etkinliklerde dilimiz hep var olmuştur.
Peki dil sadece bir iletişim aracı mıdır? Hayır!
Dil demek vatan demektir. Devletin var olma sebeplerinden biri demektir.
Bir milleti ayakta tutan, birbirine bağlayan en önemli unsur demektir.
Vatanın birliğini, bütünlüğünü korumak adına dilimize sahip çıkmalı, onu korumalıyız. Türkçe, tarihte gelmiş geçmiş en zengin, en köklü, en geniş coğrafyada konuşulan bir dildir.
Karamanoğlu Mehmet Bey;
Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk Dili'nden başka dil konuşulmayacaktır."diyerek, dilin önemini anlamış ve Türkçe Dili dışındaki tüm dilleri yasaklamıştır.
"Türkçem benim ses bayrağım." diyen Fazıl Hüsnü Dağlarca, diline sahip çıkmıştır. Dilini korumuştur; Fakat ne acıdır ki bu bayrak günümüzde dalgalanamıyor, gerekli değeri göremiyor. Tarihini bilmeyen, geçmişini yabancı dillerden okuyan-dinleyen, sözde iyi bir eğitim almak için yurt dışına kaçan, kendi tarihine, diline hakaret edenler karşısında hiçbir söz söyleyemeyen, aydınlar(!) var olduğu sürece de, bu bayrak istediğimiz gibi dalgalanamayacak.
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni gençlere emanet etmiştir, fakat gençlik devletin en önemli varlığı olan diline sahip çıkmıyor. Kurmuş oldukları cümlelerin yarısından fazlası yabancı sözcüklerden oluşmaktadır. Dilimiz gittikçe yabancılaşmaktadır.
Özellikle de İngilizce sözcükler dilimizde yer almaya başlamıştır. Bu sözcüklerin dilimize girmesindeki tek neden ,"İngilizce'nin evrensel bir dil"olduğu yalanıdır. Milletimize yutturulmuş bir yalan! Basın yayın, sözde aydınlar! hep İngilizce'nin önemini(?) vurgulamış, okullar bile açmışlardır.(Kolejler, paralı üniversiteler...)
Devletin içinde var olan bu köstebekler, kendilerinin açmış oldukları bu okullara yatırım yapmakta ve gençlerin beynini sömürmektedir. Ne okuduğunu bilmeyen ve okuduğundan bir şey anlamayan, kendi kültürü unutturulan, araştırma yapmaktan yoksun, ezbere dayalı eğitim yapan gençler yetiştirmektedirler. En kötü sömürgecilik budur işte! Beyinler ve gönüller sömürülmektedir.
Bir de "bilim dili İngilizce'dir."yalanı var.İnsan kendi dili dışında başka bir dil ile nasıl bilim yapabilirki?Bir konuda karşısına yabancı bir kelime çıktığında ,bilmediği o kelimenin anlamını mı saatlerce araştıracak yoksa konuyu mu anlamaya çalışacak?... Böyle bir saçmalık olamaz. Dilimizi unutturmak, yok etmek adına ellerinden geleni yapmaktadırlar.
Dilini bilmeyen insan doğru düşünemez, doğru hareket edemez. İngilizce’deki "okey!"sözcüğü dilimize o kadar yerleşmiş ki "Tamam"demeye gücümüz kalmamış. Türkçe bir sözcükmüş gibi herkesin dilinde. Sadece bu sözcük değil tabi, bu en basit örnekti. Özenti ile dilimize daha birçok yabancı kelimeler girmekte ve bu hızla artmaktadır.
Örneğin diziler almış başını gitmekte. Dizilerde kullanılan abuk sabuk kelimeleri her yerde duymak mümkün.
"Oha falan oldum! "
"Kal geldi!! "
Yapılan araştırmalara göre her yıl 24 dil yok olmakta. Çinli hâkim Konfüçyüs'e "Bir ülkeyi idare etmeye çağrılsaydınız, ilk iş olarak ne yapardınız?" diye sormuşlarKonfüçyüs şöyle cevap vermiş:"Önce dili düzeltirdim. Dil düzgün olmazsa, kelimeler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünceler iyi anlatılmazsa yapılması gereken şeyler iyi yapılmaz. Gereken yapılmazsa ahlak ve kültür bozulur. Ahlak ve kültür bozulunca, adalet yolunu şaşırır. Adalet yanlış yola saparsa, halk güçsüzlük ve şaşkınlık içine düşer. Ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. Bu sebeple söylenilen sözü doğru söylemeli. Hiçbir şey dil kadar mühim değildir."
Dilimizin yok olmasını istemiyorsak, devletimizin var olması için Türkçe'mize sahip çıkmalıyız. Onu korumalıyız...
"Ulusumuz "Din" ve "Dil"gibi güçlü iki varlığa sahiptir.
Bu erdemleri hiç bir güç ulusumuzun yüreğinden ve gönlünden çekip alamayacaktır ve alamaz.
M.K. ATATÜRK
Güzel dil Türkçe bize
Başka dil gece bize,
İstanbul konuşması,
En saf, en ince bize.
Türklüğün vicdanı bir,
Dini bir,vatanı bir;
Fakat hepsi ayrılır
Olmasa lisanı bir..
Ziya GÖKALP
Dil canlı bir varlıktır.
Dilin en basit ve en yalın tanımları bunlardır. İnsanların düşüncelerinde, bilimlerinde, dinlerinde ve yapmış oldukları tüm etkinliklerde dilimiz hep var olmuştur.
Peki dil sadece bir iletişim aracı mıdır? Hayır!
Dil demek vatan demektir. Devletin var olma sebeplerinden biri demektir.
Bir milleti ayakta tutan, birbirine bağlayan en önemli unsur demektir.
Vatanın birliğini, bütünlüğünü korumak adına dilimize sahip çıkmalı, onu korumalıyız. Türkçe, tarihte gelmiş geçmiş en zengin, en köklü, en geniş coğrafyada konuşulan bir dildir.
Karamanoğlu Mehmet Bey;
Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk Dili'nden başka dil konuşulmayacaktır."diyerek, dilin önemini anlamış ve Türkçe Dili dışındaki tüm dilleri yasaklamıştır.
"Türkçem benim ses bayrağım." diyen Fazıl Hüsnü Dağlarca, diline sahip çıkmıştır. Dilini korumuştur; Fakat ne acıdır ki bu bayrak günümüzde dalgalanamıyor, gerekli değeri göremiyor. Tarihini bilmeyen, geçmişini yabancı dillerden okuyan-dinleyen, sözde iyi bir eğitim almak için yurt dışına kaçan, kendi tarihine, diline hakaret edenler karşısında hiçbir söz söyleyemeyen, aydınlar(!) var olduğu sürece de, bu bayrak istediğimiz gibi dalgalanamayacak.
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni gençlere emanet etmiştir, fakat gençlik devletin en önemli varlığı olan diline sahip çıkmıyor. Kurmuş oldukları cümlelerin yarısından fazlası yabancı sözcüklerden oluşmaktadır. Dilimiz gittikçe yabancılaşmaktadır.
Özellikle de İngilizce sözcükler dilimizde yer almaya başlamıştır. Bu sözcüklerin dilimize girmesindeki tek neden ,"İngilizce'nin evrensel bir dil"olduğu yalanıdır. Milletimize yutturulmuş bir yalan! Basın yayın, sözde aydınlar! hep İngilizce'nin önemini(?) vurgulamış, okullar bile açmışlardır.(Kolejler, paralı üniversiteler...)
Devletin içinde var olan bu köstebekler, kendilerinin açmış oldukları bu okullara yatırım yapmakta ve gençlerin beynini sömürmektedir. Ne okuduğunu bilmeyen ve okuduğundan bir şey anlamayan, kendi kültürü unutturulan, araştırma yapmaktan yoksun, ezbere dayalı eğitim yapan gençler yetiştirmektedirler. En kötü sömürgecilik budur işte! Beyinler ve gönüller sömürülmektedir.
Bir de "bilim dili İngilizce'dir."yalanı var.İnsan kendi dili dışında başka bir dil ile nasıl bilim yapabilirki?Bir konuda karşısına yabancı bir kelime çıktığında ,bilmediği o kelimenin anlamını mı saatlerce araştıracak yoksa konuyu mu anlamaya çalışacak?... Böyle bir saçmalık olamaz. Dilimizi unutturmak, yok etmek adına ellerinden geleni yapmaktadırlar.
Dilini bilmeyen insan doğru düşünemez, doğru hareket edemez. İngilizce’deki "okey!"sözcüğü dilimize o kadar yerleşmiş ki "Tamam"demeye gücümüz kalmamış. Türkçe bir sözcükmüş gibi herkesin dilinde. Sadece bu sözcük değil tabi, bu en basit örnekti. Özenti ile dilimize daha birçok yabancı kelimeler girmekte ve bu hızla artmaktadır.
Örneğin diziler almış başını gitmekte. Dizilerde kullanılan abuk sabuk kelimeleri her yerde duymak mümkün.
"Oha falan oldum! "
"Kal geldi!! "
Yapılan araştırmalara göre her yıl 24 dil yok olmakta. Çinli hâkim Konfüçyüs'e "Bir ülkeyi idare etmeye çağrılsaydınız, ilk iş olarak ne yapardınız?" diye sormuşlarKonfüçyüs şöyle cevap vermiş:"Önce dili düzeltirdim. Dil düzgün olmazsa, kelimeler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünceler iyi anlatılmazsa yapılması gereken şeyler iyi yapılmaz. Gereken yapılmazsa ahlak ve kültür bozulur. Ahlak ve kültür bozulunca, adalet yolunu şaşırır. Adalet yanlış yola saparsa, halk güçsüzlük ve şaşkınlık içine düşer. Ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. Bu sebeple söylenilen sözü doğru söylemeli. Hiçbir şey dil kadar mühim değildir."
Dilimizin yok olmasını istemiyorsak, devletimizin var olması için Türkçe'mize sahip çıkmalıyız. Onu korumalıyız...
"Ulusumuz "Din" ve "Dil"gibi güçlü iki varlığa sahiptir.
Bu erdemleri hiç bir güç ulusumuzun yüreğinden ve gönlünden çekip alamayacaktır ve alamaz.
M.K. ATATÜRK
Güzel dil Türkçe bize
Başka dil gece bize,
İstanbul konuşması,
En saf, en ince bize.
Türklüğün vicdanı bir,
Dini bir,vatanı bir;
Fakat hepsi ayrılır
Olmasa lisanı bir..
Ziya GÖKALP